“BEN EĞİLMEM”

Mustafa Kemal’in çocukluk arkadaşı Asaf İlbay, okula devam ettiği günlere ait iki anısını şöyle anlatır. ”Evimizin bahçesi büyüktü.Sık sık mahalle arkadaşları ile toplanır ve o zamanlar Selanik’de pek moda olan ”mancık” oyunu oynardık.Bu bir çeşit ”birdirbir” oyunu idi.Bir kişi eğiliyor, diğerleri sıra ile üzerinden atlıyorlardı.O, oyuna katılmazdı, ama seyrine de bayılırdı.Hele içimzide düşenler falan olursa, […] Read More

ATATÜRK’ÜN BİR HEDİYESİ

Birgün Konya’da Behiç Bey’in evinde Mustafa Kemal general Tawsend şerefine büyük bir ziyafet verdi.Ziyafette Behiç Bey, Muhtar Bey, Salih Bozok bulunuyorlardı.Yemek çok güzel bir hava içinde geçti.Yemeğin sonunda Mustafa Kemal misafirine dedi ki: –”Biz Türklerde bir adet vardır.Misafirimize mutlaka bir hediye veririz.Ben asil bir milletin mütevazi bir başkumandanıyım.Size ancak bu tesbihi verebiliyorum” diyerek elindeki kırmızı […] Read More

BU MİLLET O KADAR ZENGİN DEĞİL

Bir tarih’te Atatürk Ege vapuru ile Mersin’e gitmiş.Dönüşte vapur Fethiye’de durmuş.Kasabada halk şenlik yaparken, gemilerden havai fişekler atılıyormuş.Kendisine refakat eden zafer torpidosu’nda bulunan Atatürk donanmanın şenliklerini seyrederken, zafer torpidosu kumandanlarından biri, bir torpil atmasını söylemiş: -Hay hay efendim, yalnız bir torpilin kıymeti elli bin liradır demiş. Bunun üzerine Atatürk: -Vazgeçin torpil atmaktan, bu millet o […] Read More

ZAFERE İNANIYORDU

Yaşanılan şartlar ne olursa olsun, istiklal ve hürriyet için açıkça ifadesi şart gayeleri, devlet literatürüne o soktu.Sakarya zaferi öncesinde düşman toplarının Polatlı’dan duyulduğu ve devlet merkezinin Ankara’dan Kayseri’ye taşınması hazırlıklarının yapıldığı bu günlerinde Tekali-i millye adı altında vatandaşın nesi vra nesi yoksa yüzde kırkına el koyarken verilen senedlere; ”Zaferden sonra aynen iade” tabirini maliye vekil […] Read More

BEN MUHAKKAK ERKANI HARP OLACAĞIM.

Üçüncü sınıf kalabalıktı.Bunlardan ancak, pek az bir kısmı harp akademisi’ne girebilecekti.Geri kalanlar tayin edildikleri kıtalara dağıtılacaktı. Mustafa Kemal, muhakkak kurmay subay olacağına inanıyordu.Bir gün; -Ya erkan-ı harp olamazsan, ne yaparsın_ Diye yarı ciddi, yarı şaka takılan sınıf arkadaşımız Arif’i derhal susturmuştu: -Seni bilmiyorum, fakat ben muhakkak, erkanı harp olacağım. Mustafa Kemal kurmay oldu.Arif, mümtaz yüzbaşı […] Read More

ÖLMEYİ TERCİH EDERİZ.

General Pershing’in kurmay başkanı olan general Habord Sivas’ta Mustafa Kemal’le görüşürken der ki; -Türk tarihini okudum.Milletiniz büyük komutanlar yetiştirmiş, büyük ordular hazırlamıştır.Bunları yapan bir millet elbette bir medeniyet sahibi olmalıdır.Takdir ederim.Ama bugünkü duruma bakalım.Başta Almanya müttefikinizle dört yıl harbettiniz, yenildiniz, dördünüz bir anda yapamadığınız şeyi, bu duruma tek başınıza yapmayı nasıl düşünebiliyorsunuz?Fertlerin intihar ettikleri vakit […] Read More